Saha kenarındaki hareketleri nedeniyle 'Dişi Fatih Terim' lakabını alan Selen Erdem'in topuk sesleri Yunanistan'dan duyuldu ve PAS Giannina'nın yeni koçu oldu. Çiçeği burnundaki Erdem, Sabah'a açıklamalarda bulundu.
Soru: Antalya Toroslar Kadın Basketbol Takımı'nı çalıştırırken coşkunuz sosyal medyaya "Dişi Fatih Terim" olarak yansıyınca dikkat çektiniz. Siz kendinizi nasıl tanımlarsınız?
Selen Erdem: Fatih Hoca ile bağdaşlaştırılmam, belli başlı özelliklerimizin benzemesi, adımın yan yana geçmesi büyük bir gurur. Topuklu ayakkabı, antrenörlüğe başladığım günden bu yana tercihim. Ben kadınları temsil ediyorum ve ayakkabılarıma, takılarıma, kıyafetime ayrı bir özen gösteriyorum. Her branşta birçok kadın antrenör arkadaşım beni takip ediyor. Bir erkeğe benzetildim ama ben kadınım ve kadının gücünü temsil ediyorum. İnsanlar da bu güçlü kadın figürünü sevdiler.
Soru: Her gün kadınların öldüğü bir dünyada "Güçlü" duruşunuz önemli. Sizi örnek alan genç kızlara ne dersiniz?
Selen Erdem: Ne iş yaparsak yapalım, çok çalışıp konuya hakim olmak önemli. Maalesef ki erkek de kadın da aynı şeyi yapıyor ama ilk tercih erkekler oluyor. O nedenle biz kadınlar "Bir tık" daha iyi yapmalıyız. 'Ben çok daha iyi olduğuma eminim, ama onlar seçiliyorsa 3 kat daha fazla çalışacağım' dedim. Güçlü olmak zorundayım. Güçsüz olunca ezileceğimi biliyorum. 'Aaa bak' demesinler diye basketbola dair her şeyi bilmek zorundayım. Arka tarafta çok mobing de yedim ama vazgeçmedim. Onlar vazgeçsin. Kadınlara tavsiyem vazgeçmesinler, geri adım atmasınlar. Dik durduğumuz zaman onlar bir adım geri gidiyorlar. Cesaret edilmeyen şeylere cesaret ediyorum. Sevdiklerimi, ailemi bıraktım. Kimseden bir şey istemedim. Ben çalıştım, hak ettim ve aldım.
Soru: Basketbolla tanışmanız nasıl oldu?
Selen Erdem: Bizim çocukluğumuz sokakta geçti. Sokaktan içeri girmezdik. Ne topu buluyorsak oynuyorduk. Orta birde okulda basketbol kursu açıldı. En yakın arkadaşım İrem kursa yazılmış, hâlâ en yakın arkadaşımdır. "Benim boyum uzayacak sen kısa kalacaksın" deyince gaza gelip kursa yazıldım. Basketbol, hayatıma böylece girmiş oldu.
Soru: Topu eline aldığınız ilk günden bugüne gelinen süreç hayal ettiğiniz şekilde mi ilerledi?
Selen Erdem: Büyük oyuncu olma hevesiyle yanıp tutuşuyordum ama büyük sakatlıklar geçirdim. Üst üste gelen ameliyatlar sonrası doktorlarım 'Oynama. Vücuduna da ailene de yazık' dedi. İlk ameliyatımı 15 yaşında geçirdim. 21-22'ye kadar 2-3 ameliyat oldum. Son sakatlıktan sonra baktım olmuyor, kopmak da istemedim. Çankaya Üniversitesi'nde antrenör oldum. Asistan koçlukla başlayan maceram buraya kadar geldi. Türkiye'yi başka bir ülkede temsil etmem büyük gurur.
Soru: 2023'te Bursa Uludağ, 2024'te Antalya Toroslar ve 2025'e sayılı günler kala Yunanistan'dasınız. Giannina'dan teklif nasıl geldi?
Selen Erdem: Sosyal medyada görmüşler beni. Instagram üzerinden bana ulaştılar. Menajerimle iletişime geçtiler. Katar'dan da teklif vardı. Bir maçlarını izlemek istediğimi söyledim. Baktım müthiş bir seyirci var, tribünler full. Şehir basketbol için yanıp tutuşuyor. Bizde futbol neyse burada da basketbol o. Bu şehir başarıya aç. Benim gibi. Kendimi burada güzel yansıtırım dedim ve 15 günde karar verip geldim. Ertesi günü maça çıktım. Bir gün idman yaptık. Bir konuşma yaptım. Kazanamadık ama öyle bir mücadele ettik ve savaştık ki herkes sonuçtan çok mücadeleye odaklandı. Çok sıcak karşılandım. Verdiğim karar için mutluyum.
Soru: Erkek takımının başında olmak ister misiniz?
Selen Erdem: Ben kadınım ve kadın takımı çalıştırmak istiyorum. Benim Yunanistan'a gelme nedenimde de bu önemli rol oynadı. Takımım "Biz artık takımımızı bir kadının çalıştırmasını istiyoruz" dedi ve bu düşünce de tercihimde rol oynadı. İnşallah Türkiye'de de kadın koçların sayıları artar.
Soru: Yunanistan'da yalnız değilsiniz, Türk basketbolunun en önemli koçlarından Ergin Ataman da bu ülkede çalışıyor. Transferiniz öncesi ya da sonrası görüşme şansınız oldu mu?
Selen Erdem: Yunanistan'daki görevim 15 Kasım'da başladı. Geldiğimin ertesi günü maça çıktım. Ergin hocanın milli takım süreci vardı. Döndüğü zaman yanına gitmeyi ve fikirlerini almayı çok isterim. Onun bir maçını saha kenarından izlemek benim için büyük bir keyif olur. Ergin Hoca da Fatih Terim de ülkemizin en büyük teknik adamları. İki sene önce söyleseler "Yok be Selen" derdim ama bugün burada olmak, ismimin onlarla birlikte bir şekilde yan yana gelmesi, anılması bile büyük gurur.
