İmza rezaleti
Hem Fenerbahçe-Eyüp hem de Galatasaray-Kayseri maçlarını aynı anda izledim. Tribünleri görünce kimin şampiyonluğu hak ettiği net bir şekilde görülüyor. Gol atılıyor ne tribünde ne de takımda sevinen dahi kalmamış! Oyuncu transferi yapılırken sadece meziyetlerine değil, karakterine de bakmak gerekiyor. Gazı kaçmış gazoz gibi bir Fenerbahçe izledik. O yüzden maçı değil biraz imza kampanyasını değerlendirmek istiyorum. Bakın dostlar beni bilirsiniz. Ocu bucu olmadım hiçbir zaman… Başkan Ali Koç sportif anlamda başarı kazanamamış olabilir. Lakin ekonomik anlamda kulübe çağ atlattı. Tam bu güzel ekonominin ekmeğini yiyeceği dönem, 'Sen git, başkası gelsin' demek en hafif tabiriyle ayıptır. Hele imza marifetiyle başkan göndermek Fenerbahçe camiasında hiç görülmemiş bir rezalettir. Bu yüzden imza kampanyası rezaleti bir an evvel durdurulmalıdır. Bırakın yönetim hocayla imzalasın. Yeni transferlerle imzalasın. Bankalar Birliği borcundan kurtulmak için gerekli imzaları atsın. Ama siz imzalamayın!
Yoksa Fenerbahçe'nin bir yılı daha boşa gidecek. İmza toplanıp olağanüstü genel kurula gidip seçim yapılması en erken Ağustos ayını bulacak. Bu arada yapılması gereken transferleri kim yapacak? Bu yüzden Ali beyin işaret ettiği Eylül ayındaki seçim en doğru seçenek gibi görünüyor. Fenerbahçe başkanı imzayla gönderilmez. Tamam şampiyonluk gitti bu sezon ama seneyi de kaybetmeyelim. Eylül ayında yapılacak seçimde gereken yapılır. Seçimle gelen seçimle gider. İmzayla değil! Bu imza işleri gelenek haline gelirse Fenerbahçe kaostan hiçbir zaman kurtulamaz. Benden söylemesi…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.