Hakkı Yalçın

Hakkı Yalçın

27 Mayıs 2025 | Salı

Çocuk ve futbol

Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamasında filmin başı "5 Oscarlı film tanıtımı" gibi. Ne de olsa beşinci yıldız ve yeni bir efsane çağı. Yenikapı mahşeri kalabalık, Yenikapı aşk kokuyor. Takımın içindeki ruhani sadakat görkemli bir tablo oluştururken, kutlamayı organize edenler, taraftarın çilesini ikinci plana attılar.
Garip şarkıcılar garip şarkılar.
Sahnenin ortasında bir otomobil.
Gecenin sonuna doğru şampiyonluk mücadelesinde hissedilmeyen stresi yüklediler saatlerdir yağmur altında bekleyenlere. Abartı her zaman eleştiriyi de beraberinde getiriyor.

Başka bir film sahnesi. Acı gerçeğini kendi elleriyle yazan Fenerbahçe'de mangalda kül bırakmayanlar toz olmuşken, yanlış insanlara gösterdikleri saygıların iadesini istiyor taraftar. Fenerbahçeli çocukların hüznüne dönüp bakmayan Mourinho sadece cebine bakıyor.
"Aldıklarım yerinde duruyor mu?" diye.
Çöreklendiği köşedeki deniz fenerinin dibine bir not bırakılmış. "Sen para için ölenlerden misin, bize mi öyle geldin?" Notun üzerinde birkaç damla kurumuş gözyaşı var da Mourinho için utanmanın yaşı var mı yok mu bilinmiyor!

Başkanlığın en acıklı bölümünde başrol oynayan Ali Koç'a yakın çekim yapılırken, kendisi gerçeklere uzak duruyor. "Gitmek bazen en gururlu eylemdir" diyorlar oralı olmuyor da aslında isminin büyüklüğüne tuzak kuruyor.

Başka bir sahne başka bir bölüm. Gözlerindeki güneş batmış Fenerbahçeli bir babayla, kaçan trenleri saymaktan bıkmış 12 yaşındaki oğlu arasındaki sohbeti gözlemliyoruz.
Babada yıllanmış yangın, oğul taraftarı olduğu renklere değil kişilere dargın.
Baba çocuğuna gözü gibi bakıyor, çocuk yağmura sevdalı cam gibi. Koltukların sahibine olan sadakatini de biliyor, koltuğa oturmanın sorumluluğunu da. Sezon sonunda toz olup uçanlardan, utanmadan tazminata el açanlardan ve gerçeklerden kaçanlardan yana sitemleri var. Babasına soruyor; "biz böyle adamlara ne deriz baba?" Baba nezaket kadrajında ama 7 yılda ihtiyarlamış çocuğun acısını sineye çekmesi kolay değil. Oğul durmuyor.
"Şampiyonluğun posterini duvarıma kim asacak? Biz bu günlere basiretsiz adamlarla geldik ama böyle gitmeyiz baba!"
Yüreklerin yazar kasa olduğu bir memlekette vicdanın matematiği büyüklerde olmuyor da çocuklar o hesabı iyi biliyor. "Galatasaraylı bütün arkadaşlarımı kutladım, bu sezon her şeyi hak ettiler baba" diyor çocuk. Sarı lacivert formasını bunca severken, içi kan ağlarken birden gülümsüyor. Bir yağmur kuşu kanatlanıyor sessizce.
"Ruhsuz teknik adamlara, birbirlerinin üzerine devrilen futbolculara milyonlarca dolar verenler aslında bizlerin geleceğini de harcıyor ya, fark etmez borcumuzu da kendimiz öderiz baba!"
Galatasaray'ın görkemli kutlaması Yenikapı'dan şarkılarla yankılanırken, Fenerbahçe Basketbol Takımı'nın Avrupa'daki şampiyonluk haberi geliyor, yeni bir umuda çiçekleniyor çocuğun yüreği. "Eğer birileri yaptıkları yanlışların farkına varırsa, Fenerbahçe ruhuna aykırı adamlar kulüpten temizlenirse, belki gelecek sezon futbolda böyle şarkıları biz söyleriz baba."
"Söyleriz oğul" diyor baba, "gün gelir hüzünler de keyiflenir." Telefonuna yüklediği bir şarkının sesini açıyor sonuna kadar. Rahmetli Edip Akbayram'ın sesinden bütün çocuklar adına bir şarkının sözleri yankılanıyor.
"Güzel günler göreceğiz çocuklar!"
Not: Her koltuğun harcı emektir, o çocukların gösterdiği sevginin karşılığı da birikmiş bütün borçları çocuklara geri ödemektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor